5 Eylül 2013 Perşembe

ALAKIR'A HES YAPILMASIN!.........


Mustafa Nevruz,
Alakır, destek olan herkese minnettar!
Alakır Nehri'nin kaynağının çok yakınında yapılması planlanan Alakır­ 1 ve Alakır­ 2 HES’ler için olumsuz Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporu verilmesini talep eden kampanyamız, senin gibi dayanışma ruhu taşıyan insanların desteğiyle kısa sürede 22.000’e yakın imzaya ulaştı.
22 Ağustos'ta Antalya­ Beydağları'nda bulunan Büyükalan Köyü'nde sözkonusu projeler için ÇED, Halkın Katılımı Toplantısı yapılacaktı. Yaptığımız çağrılar sonucunda Antalyalılar, HES projeleriyle canı yanmış çevre köy ve vadilerden insanlar, STK’lar ve yaşam hakkını savunan oluşumlar, toplantının yapılacağı alanda yüzlerce kişi bir araya geldik. Biz de 22.000 imzanın baskısını alarak köylülerle beraber toplantıya katılmak üzere yerimizi almıştık. Renkli pankartlarımız, sloganlarımızla Alakır'ın özgür akmaya devam edeceğini haykırıyorduk.
Coşku o kadar fazlaydı ki, çıkan seslerden toplantı gerçekleştirilemedi ve yetkililer alandan ayrılmak istediler. Toplantı tutanağının avukatımıza gösterilmesi talebimiz reddedildi. Orada bulunan yüzlerce kişinin, Alakır'a destek olan 22.000'e yakın kişinin olumsuz görüşlerine rağmen toplantı tutanağı tam tersi düzenlenmiş olabilir endişesine kapılan topluluk, tutanak gösterilmeden alandan ayrılmamaya karar verdi.
Yaklaşık bir saatlik yol kapatmanın ardından jandarma zor kullanarak yolu açmaya, yetkilileri alandan kaçırmaya çalıştı. “Her yer direniş” bir slogandan öteye giderek Büyükalan Köyü'nde Alakır Nehri için vücut buldu. Jandarma, hukuki haklarını talep eden topluluğa sert müdahalede bulundu. Halktan yaralananlar ve bayılanlar oldu. Buna rağmen belge bizimle paylaşılmadı. Adeta alandan kaçırıldı!
Sonradan çekilen fotoğrafları incelediğimizde toplantı tutanağında “Toplantı halkın bilgilenmek istememesi sebebiyle sonlandırılmıştır” cümlesini fark ettik. Bu ibarenin yoruma açık şekilde kötüye kullanılabileceğinden endişeleniyoruz.
Bu durumu protesto etmek ve üst birimlere yapılan hukuksuzluğu bildirmek için 26 Ağustos'ta Antalya Cumhuriyet Meydanı'nda bir araya gelip, valiliğe yürüyerek, görüşme talep etmeye karar verdik.Cumhuriyet Meydanı'nda yaptığımız basın açıklamasına komşu vadilerimiz olan Kuzdere, Ahmetler Kanyonu, Kesme Boğazı da destek verdi. Ayrıca Antalya'dan STK’lar ve Halkevleri gibi birçok oluşum da yanımızdaydı.
Vali Yardımcısı ve Orman ve Su İşleri Bakanlığı yetkililerinin de bulunduğu toplantıya, biz ise üç temsilciyle katıldık. Senin gibi duyarlı insanların kampanyamıza verdiği imzaları bir klasör halinde ilgili birimlere teslim ettik. Yoğun bir hafta geçirdik ama Alakır'ın özgür akması için on binlerce kişinin sorumluluk almaya hazır olduğunu görünce umutla dolduk.
Biz bu süreçte tüm hukuki yolları denemeye kararlıyız. Şirket veya devlet yetkililerinin görevlerini kötüye kullanmaları durumunda, fiziksel olarak da Alakır'daki canlılarla birlikte yaşam mücadelesi vermeye hazırız. Akdeniz'de su ve yaşam mücadelesi veren tüm vadiler birbirbirimize destek olmaya, deneyim aktarımına, nehirlerimizin ve onların yarattığı güzellikleri tüm dünyadan insanlarla paylaşmaya, şirketlerin kazançları için vadilerimizi yok etmek istemelerine karşı mücadele etmeye kararlıyız.
Sen, köylerdeki, vadilerdeki insanlara birlik olduğumuzda sahip olduğumuz gücü hissetmelerinde inanılmaz büyük destek oldun. İyi ki varsın! Olympos’ta yapılması planlanan bir diğer HES projesini engellemek için başlatılan kampanyayı da imzalayarak bu bölgedeki canlılara bir kez daha yalnız olmadıklarını gösterebilirsin.
Çok daha olumlu haberleri en kısa sürede paylaşmak umuduyla :)
Alakır Nehri Kardeşliği